Kadınlar iş dünyasında yıllardır birçok engelle karşı karşıya kalıyor. Bu engellerin en büyüğü ise “cam tavan” olarak adlandırılan görünmez bir bariyerin arkasında kariyer yapma çabasıdır. Cam tavan, kadınların kariyerlerinde yükselmesini engelleyen üç boyutlu bir sorundur. Sosyalleşme süreci, endüstriyel gelişim seviyesi ve toplumsal cinsiyet rollerinin etkisi bu engellerin ortaya çıkmasındaki en büyük nedenlerdir. Bu yazımızda, kariyer yapmayı hedefleyen kadınların iş hayatında karşılaştığı engelleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Erkek Yöneticiler Tarafından Konulan Engeller
Kadınların kariyer yapma yolunda karşılaştıkları en büyük zorluklardan biri, erkek yöneticiler tarafından önlerine konan engellerdir. Erkek yöneticiler genellikle kadın çalışanlarla iletişim kurmakta zorlanır. Bu durum, kadınlara karşı olan ön yargılarla daha da pekişir. Kadınların yeterince yetkin olmadığına inanılır ve onların yükselme şansları sınırlanır. Bu tür ön yargılar iş hayatındaki cinsiyet eşitsizliğini körükler ve kadınların iş yaşamında başarılı olmasını zorlaştırır.
Kadın Yöneticiler Tarafından Konulan Engeller
Kadınların kariyer yapma sürecinde karşılaştıkları bir diğer engel, kadın yöneticilerden kaynaklanmaktadır. “Kraliçe arı sendromu” olarak bilinen bu fenomen, kadın yöneticilerin kendilerini diğer kadınlardan üstün görmesi ve tek kadın olma ayrıcalığını koruma isteğiyle ortaya çıkar. Kadın yöneticiler genellikle kadın çalışanları bir tehdit olarak algılar ve onlarla rekabete girmekten kaçınırlar. Bu durum, kadın çalışanların iş hayatındaki ilerlemesini zorlaştırır. Ayrıca kadın yöneticilerin erkekler gibi düşünüp onlardan biri olduğunu gösterme çabası, kadın çalışanlar için ayrı bir zorluk yaratır.
Kadınların Kendi Koyduğu Engeller
Kadınların kariyerlerinde karşılaştığı engeller yalnızca dış faktörlerle sınırlı değildir. Kendi kendilerine koydukları engeller de oldukça etkilidir. “Kadının yeri evidir” düşüncesi, kariyer yapma isteğini bastıran en yaygın zihniyetlerden biridir. Bunun yanı sıra, iş hayatında aile hayatını ihmal etmekten doğan suçluluk duygusu da kadınların başarılarına ket vuran önemli bir faktördür. Kadınlar, toplumun kendilerine dayattığı rollerle mücadele etmek zorunda kalırken, özgüven eksikliği, kararsızlık ve ne istediğini bilmemek gibi kişisel sorunlarla da boğuşurlar.
Kadınların iş hayatında kariyer yaparken karşılaştığı engeller, toplumsal cinsiyet rolleri, yönetici ön yargıları ve kişisel bariyerler gibi birçok farklı faktörden kaynaklanmaktadır. Erkek ve kadın yöneticiler tarafından konulan engeller, kadınların kariyer yolculuğunu zorlarken, kendi iç dünyalarındaki çatışmalar da başarılarına ket vurabilir. Ancak bu engellerin farkına varmak ve mücadele etmek, kadınların iş hayatında daha güçlü bir konuma gelmelerine yardımcı olacaktır. Cam tavanın ötesine geçebilmek için kadınların hem kendileriyle hem de toplumsal ön yargılarla savaşmaları gerektiği unutulmamalıdır.