Devletleri devlet yapan en önemli unsur onları yöneten kişilerdir. Demokrasi ile yönetilen bir ülkede yaşamamızdan dolayı bizleri yönetecek olan milletvekillerini ve onların en üst kademesinde bulunan cumhurbaşkanlarını bizler seçmekteyiz. Dönem dönem yapılan bu seçimlerde ise kararlarımızı verirken yapmamız gereken en önemli şey, ülkemizi en iyi şekilde yönetecek kişileri seçmek ve o kişilere oy vermektir.
Neredeyse her an eleştirilere tutulan milletvekilleri ya da geniş anlamıyla politikacılar, çok zor şartlarda mesleklerini yerine getirmektedirler. Mecliste görev alan ve ülke konularının yanı sıra yaşadıkları ve milletvekili oldukları bölgenin sorunlarıyla da yakından ilgilenmeleri gereken politikacılar, vakitlerinin büyük bir çoğunluğunu mecliste ve kendilerine ait odalarda geçirmektedirler. Savundukları görüşlerin zıttını savunan ya da istedikleri hizmeti tam anlamıyla alamayan kişiler tarafından da hemen her yayın kolunda eleştirilen politikacılar hem bedenen hem de psikolojik bakımdan çok zor anlar yaşamaktadırlar. Politikacı olmuş kişilere yönelik ise merak edilen birçok nokta bulunmaktadır. Bunların başında gelen Politikacı Maaşları konusu, halen tam netliğe kavuşturulamamış durumlardandır. Milletvekili maaşlarına baktığımız zaman 11 bin lira gibi bir rakam karşımıza çıkmaktadır. Fakat bu vatandaşlarımızı tatmin eden bir ücret değildir. Çünkü açlık sınırı altında kalan ya da yoksulluk sınırında yaşayan vatandaşlarımız bu ücretleri fazla bulmakta ya da tam aksine daha fazla ücret verilmesi gerektiğini düşünmektedirler. Bunun yanı sıra politikacıların nasıl bir eğitim aldıkları ya da geçmiş dönemlerde herhangi bir tecrübelerinin olup olmadığı da merak edilmektedir. Çünkü halkın oylarıyla seçilecek olan politikacılar ülkeyi yöneteceklerinden dolayı tecrübeli kişiler arasından seçilmeleri gerekmektedir. Birçoğu üniversite eğitimi görmüş ve üniversitelerin de ekonomi veya iktisat gibi bölümlerinden mezun olmuş olan politikacılar her zaman başarıyı en iyi yakalayanlar olmuşlarıdr.
